ÇÖREKLENME!
Biz çocukluğumuzda çörek kelimesini, annelerimiz köy fırınlarında ekmek pişirirken duyardık.
Daha sonra kırlarda öküz güderken yılanı en güzel yerde, bir simit şeklinde yuvarlak şekinde kat kat kıvrılarak yatması ve en üste de kafasını koyarak uyuması şeklinde öğrenmiştik.
Yılan çöreklenmiş yatıyor, rahatını bozmayın, en tehlikeli anı derlerdi...
Başka bir anlam daha yüklemişlerdi, oda ekin biçerken tuvaleti gelen bir yere yapar, başka biri onu görünce, aynı kelimeyi kullanırdı.
Çöreklenmeyi çok seven bir milletiz, bu genlerimizde var bizim. 12 eylül 1980 darbesinde belediye başkanları görevden alınıp, yerine vekaleten öğretmenler atanmıştı. Görevi devralmaya gittiğimizde: "Adam odayı boşaltmayın, benim eşyalar dolabımda kalsın demişti,
Ben yine gelecem oraya" demişti.
Çöreklenme, hemen, hemen her alanda mevcut, hepsi bulunduğu yeri çok seviyor, koltukları biz ısıttık, biz kalkarsak soğur diyenler bile var.
Türkiyede spor, sektör haline gelmiş, baştaki çok bilmiş spor üstatları, yerli ve milli futbolcu yetiştirmek zor zanaat olduğu için, işe yaramayan en iyi yabancı oyuncu toplama yarışına giriyor, takımlarına 14 tane, iyi dolarla alınmış, futbolcuları doldurup, langırt oyunu gibi ruhsuz, gayri milli lig maçları sunuyor bize
Maçları izliyorsun golü atan da, golü yiyende yabancı ama alkışlayanlar yerli ve milli, ama alkışlasak da golümüzü bizimkiler mi attı diye içimizden geçiriyoruz, ama nafile..
Hep ilkokul öğretmenlerimize saygı duyarım. Alır birinci sınıfta çocukları, ortaokula kadar yetiştirir, eğitir, öğretir ve mezun ederken gurur duyar, hatta aynı çocukları ortaokulda da takip eder, çünkü "bunlar benim eserim" der, haklı olarak...
Bir müdürüm vardı. Pazartesi herkes maçları, sonuçlarını tartışırdı. Derdi ki: "Yav ben takım tutmak istiyorum ama bir türlü tutamıyorum" diyordu. Demek ki bizim kalbimize ruhumuza hitap eden takımlar kalmamış, militakım maçları haftalar önce bize heyecan verirdi, onu da kaybediyoruz.
Gelelim çöreklenmeye, sayın cumhurbaşkanımız yeni kanun çıkarttı, herşey yerli ve milli olacak diye. Kiralar TL, ihaleler TL, canı gönülden destekliyorum.
Ya bu Türk futbolu üzerine çöreklenmiş yabancı oyuncuların paralarını TL´ye, isimlerini ve özel özelliklerini de, Türkçe´ye çevirelim. Türk ve Müslüman olsunlar, olmazlarsa, ilkokul öğretmenimizi çağıralım.
Bizim de, bir ilkokul öğretmenimin yaptığı gibi, üzerinde terimiz, emeğimiz, milli mi, milli sahada benim futbolcum diyebileceğimiz oyuncular yetiştirelim...
M.SARAÇ
